22 Şubat 2025 Cumartesi

hayata dair

Uzun zaman olmuştu buralara uğramayalı. Yazmak geldi yine içimden; birden, ansızın..

Çok şey gördük, çok şey yaşadık görüşmeyeli.. Hayat öyle bir aktı gitti ki, konuşmayı unuttum seninle, kendimle. Özlem var içimde kocaman ve yeri doldurulamaz. Hep birilerine ve bir şeylere olan özlem. Bekledim bir şekilde doldurulsun diye. Kendimeymiş o özlem bilemedim.

Unuttuğum duygularım varmış burada. Yaşamayı seven bir ben varmış. En azında duyguları olan ve ifade eden bir ben. Sahi ne oldu o bana? Nerelerdeydi bunca zaman? Gerçekten döndü mü ki, o da bilinmez ya..

Öyle zaman geçti ki üzerinden bazı şeylerin, ben kendimi unuttum. Nasıl biri olduğumu, nasıl hissettiğimi unuttum. Her gün bir öncekinden farksız...

Gün doğuyor yine her zamanki gibi ama öyle geçiyor ki zaman, her gün aynı gün doğumundayım sanki. O kadar hızlı akıyor ki sanki hiç ilerlemiyor gibi de..

Günler o kadar aynı ki benim için, neyi ne zaman yaşadığımı hatırlamayı bırak artık yaşananlar konusunda da kafam karışık.. Karma karışığım yani ifadesizce..

Süslü kelimelerimi unutmuşum, paslanmış parmaklarım. Küsmüşüm kendime, sana...

Hayat herkes için bir şekilde akıp devam ederken benim için duran bu zamana bir anlam veremiyorum. Herkes bir şeyleri bir şekilde yoluna koyabilirken dümdüz bir doğru gibi ilerleyen bu hayatın verdiği sıkkınlık ile mücadelemi yürütemiyorum artık. 

Her şeyim yolunda aslında; para, sağlık, aile.. İnsan bu hayattan başka ne isteyebilir derken anlıyorum ki aslında benim en başında kendime ait bir hayatım yok..

Yaşamaya değer bulduğum, her sabah uyandığımda hayatıma değer katacak bir heyecanın peşindeyim aslında, bu heyecanın yoksunluğu ile mücadeledeyim..

Her şeyden biraz biraz, parça parça söyleyerek kendimi bile yeterince ifade edemez durumdayım. Ben ne zaman bu duruma geldim sahi? Hayata karşı hevesleri, beklentileri ve ne olursa olsun hala bir umudu olan bana ne oldu?

Neden bu geç kalmışlık hissi, içimi boğan yalnızlık duygusu?

Herkesin hayatında yolunda gitmeyen tonla şey varken, dışarıdan bakıldığında yolunda giden onca şeyime rağmen hiçbir şeyin yolunda gitmediği duygusu ile yaşamanın verdiği tükenmişlik..

BEN ortalarda yokken neler oldu dersen mesela, şöyle birkaç cümle ile anlatayım sana.

Çokça üzüldük birileri tarafından. Yine..  Duygularımızın bir kıymeti olmadı kimi insanlar için. Biz de mücadeleyi bıraktık... Yalnızlığımıza alıştık öncelikle. Sevileceğimize olan inancımız yok artık. Kendimize ve hayatımıza dair öz güvenimiz kalmadı.

Çok acımasız birine dönüştük biz.. Hem karşımızdakilere hem de kendimize. Benciliz biraz da.. Tahammül edemiyoruz bir şeylere ve bir kimselere. Yalnızız.. Çokça yalnızız..

Artık ne istediğimizi de bilmiyoruz, hayatın içinde sürüklenip gidiyoruz. Sürüklenirken bize uzatılan bir el yok. Sürüklendiğimizi fark eden var mı o bile şüpheli..

Hala çok istiyoruz, yalnızlığımızı paylaşacak birilerini hayatımızda. Ama dedim ya, biz çok geç kaldık hayata.. Bir şeylerimizi paylaşacak birilerini bulamıyoruz artık. 

Çokça seçiciyiz, kendimiz dahil hiçbir kimseyi beğenmez olduk.. ama yine de ufacık bir ilgi kırıntısında kaybolup gitmekten hala korkuyoruz. Yine aynı çocuksu hislerimiz duruyor maalesef..

Hayat çok değişti, her şey ilerledi ama biz yine olduğumuz yerdeyiz. Değiştik ama ayaklarımız yine aynı yere basıyor. Adım mı atmak istemiyoruz yoksa adım atmaktan mı korkuyoruz bunu bilmiyoruz. 

Biri gelsin ve bize sadece bir adım attırsın istiyoruz belki de. Tek bir adım atsak koşup gidecekmişiz gibi bir his var içimizde ama o ilk adımı atacak, elimizden tutacak, bizi destekleyecek kimsemiz yok bizim.

Yani anlayacağın biz yine bir başımızayız, bu sefer olduğumuzdan daha yalnızız ama yine de birbirimiz için varız. Bir girdabın içinde kaybolmuş sürüklenirken birbirimizden vazgeçebilecek olmamızdan  korkuyorum.

İçten içe bir gün o beklediğin günlerin geleceğine inandığını biliyorum. Pes etmenin eşiğine her geldiğinde birbirimizden başka kimsemiz olmadığını unutmamanı ve yine de nefes alıyor oluşumuzun bize güç vermesini istiyorum.

Umarım gelecekten bir gün dönüp de bunu okuduğumuzda her şey bambaşka olmuş olur. 

Ben senden vazgeçecek olursam da, sen benden vazgeçme olur mu? 

Çünkü benim en çok sana ihtiyacım var, bana ihtiyacım var..